“`html
T24 Haber Merkezi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin hakkında “görevi kötüye kullanma” ve “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik” suçlamalarıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunun arka planında CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş tarafından yapılan bir basın açıklaması yer aldı. Özçağdaş, “Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye ve çocuklarımız için bir beka sorunu haline gelmiştir. Bu durumu değiştirmek için mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
CHP’nin Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş başkanlığındaki heyet, milletvekilleri Sibel Suiçmez ve Umut Akdoğan ile birlikte, suç duyurularını gerçekleştirmek üzere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gitti. Suçlamaların dayanağı olarak Tekin’in gerçekleştirilen bir kongrede yaptığı laiklik karşıtı yorumlar gösterildi.
Yusuf Tekin, bu kongrede yaptığı konuşmada, “Benim söylediklerim sizler için ters olabilir; ancak Batman ve Erzurum’daki vatandaşların değerleriyle çelişmiyor. Eğer bir terslik varsa, laiklik anlayışınızla vatandaşların algısı arasında bir uyuşmazlık var demektir. 1940’lı yıllardaki uygulamalara dönmek istemiyorum, sizlerin laiklik anlayışının benzeri, camilerin kapısına kilit vurmak, ibadetleri yasaklamak gibi durumlarla sınırlıdır,” şeklinde ifadeler kullanmıştı.
“Cumhuriyet devrimlerini hiçe sayan bir bakan”
CHP heyeti suç duyurusundan önce Sıhhiye Adliyesi önünde bir basın toplantısı düzenledi. Özçağdaş’ın yaptığı açıklamada, “Milli Eğitim Bakanı olan Yusuf Tekin, tarihi gerçekleri çarpıtan, Cumhuriyet devrimlerini hiçe sayan ve Anayasa’ya aykırı davranan bir kişilik sergilemiştir” ifadeleri kaydedildi.
Özçağdaş, devamında, “Çocuklarımız okullarda güvensiz bir ortamda eğitim görmekte, birçok öğretmen yoksulluk içinde yaşamaktadır. Eğitim sistemi insanları çağa hazırlamak yerine çağa aykırı bir yapıya büründürülmüştür,” dedi. Ayrıca, Tekin’in çeşitli illerdeki AKP toplantılarında dualar almasına dair eleştirilerde bulundu.
“Dini duyguları istismar eden bir yaklaşım”
Özçağdaş, sözlerine şöyle devam etti: “Tekin’in sözleri ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez; bu ifadeler suç oluşumuna işaret etmektedir. Laiklik ilkesinin korunması, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerleri arasında yer alıyor ve her birey bu ilkelere saygı göstermelidir.”
“Laiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması ve akla, mantığa dayalı bir hukuk sisteminin oluşması demektir. Bu ilke, bireylerin inançlarını diledikleri gibi yaşamasını ve ibadetlerini özgürce yapmasını güvence altına alır,” diye ekledi.
“Yusuf Tekin, laiklik ilkesini çarpıtarak, kamu güvenliğini tehdit eden bir söylem geliştirmiştir. Dolayısıyla TCK’nın 216. maddesine göre de soruşturmanın yapılması gereklidir,” açıklamasında bulundu.
“Yusuf Tekin’e bir kavga lazım!”
Bir gazetecinin “Yusuf Tekin, yaşanan tepkilere rağmen açıklamalarını desteklediğini ifade etti, bu konudaki düşünceniz nedir?” sorusuna, “Kendisi üzerinden yürütülen tartışmalar, Türkiye’nin eğitim sisteminin geleceği açısından önemlidir. Bu tür çıkışlar, asıl sorunların üstünü örtmemek için bir fırsattır,” yanıtını verdi.
“`
